16 Mart akşamı saat 19.30 da sohbet durağımız sevgili dostumuz Emre Duran‘ ın Kepez’ de açtığı DURAN BİSİKLET BIKE& PUBLIC idi… Dükkanın önünde hazırlığı masalarda, güler yüzü ve tüm içtenliği ile Antalyalı bisiklet severler ile misafir etti bizi… Ev yapımı poğaça, kekler, börekler eşliğinde hem de… Buluşmanın konuklarının her biri için özel pek çok cümleyi arka arkaya sıralayabilirim ki, her birinin içi de sevgi ve muhabbet ile sıcacık anlamlar yüklü olur. 1-2 saat sürer dediğimiz sohbet saatleri ertesi sabaha bağlayan 00.00 ı geçene kadar devam etti. Hem iyi bir gazeteci, hem iyi bir yazar, hem de çok iyi bir bisiklet sporcusu olan değerli dostumuz Sn. Mehmet BÜYÜKARI’ nın BİSİKLET BLOGUNDA yazdıklarını aynen aktarıyorum. Bu bloğu izlemeye almanızı da öneriyorum çünkü BİSİKLET&HABER& MAGAZİN harmanını en güzel şekliyle bir araya getiren böyle bir çalışmayı her bisiklet sever takip etmeli https://bisikletr.blogspot.com.tr/…/atilla-atay-antalya-da-… (Sn. Mehmet Büyükarı’ nın yazdığı KADINANAM adlı hikaye romanı duygulanarak okumaya başladım. Kelimelerle çok güzel kurgular yaratan bir cevher ile tanışmış olmaktan onur duydum doğrusu.) Haber metni şöyle: Antalya’da bisiklet severlerle buluşan Atilla Atay bisiklet sporu ve yaşamıyla ilgili soruları yanıtladı. Duran Bisiklet’in ev sahipliğinde gerçekleşen sohbette Atilla Atay hız rekoru projesinin yanı sıra hedeflerini anlattı. Günün anısına Akdeniz Yol Bisikleti Grubu kurucu Kaptanlarından Mehmet Büyükarı Atilla Atay’a grup amblemi armağan ederek “Hoşgeldiniz” dedi., Çocukluk günlerini, aktif spor hayatı ve sonrasını anlatan Atay, genç bir bisiklet tutkununa da takımının formasını armağan etti. Buff hediye edilen dinleyiciler arasında yapılan çekilişle de üç kişi forma kazandı. Atilla Cycling Team Sosyal Medya, Basın ve Halkla ilişkiler sorumlusu Jale Özen de konuklarla tek tek ilgilendi. İŞTE VİDEOSU: https://www.youtube.com/watch?v=KrA2VDb4VW8&feature=youtu.be Sohbetin anektodları da çok ilginçti… Mesela Atilla Atay’ ın bisikletle ilk flörtünün başladığı çocukluk yıllarında kurduğu bisiklet çetesi ile başlayan süreci anlatırken dillendirdiklerini hepimiz zevkle ve aynı zamanda film izlercesine gözlerimizin önünde adeta canlandırarak izlerken aynı anılar aramızdaki bir Adanalı bisikletseveri bambaşka bir yönden vurdu; hem de ne vurmak…. kalbinden vurdu… Atilla Atay çocukken kurduğu, siyah çift boru Bisanlardan oluşan, beyaz yanaklı lastikleri olan, jant tellerine kadar pırıl pırıl olması şart tutulan, gruba katılmak için belli kullanım kuralları ve seviyelerine dair sınavları geçmek gereken oluşumu anlatırken; ” Bu bisikletlerin çarkındaki koruma kapağının üzerine ÇILGIN yazardık şablon ile… ÇILGIN 1 bendim. ÇILGIN 2…ÇILGIN 3….ÇILGIN 200 hatta 300 e kadar gitti.. Ama bu rakamlar cesaret testlerinde alınan puanlara göre alınırdı… En başarılı olanlar 1 e yakın sayıları alırdı elbette ” derken bu dinleyicimizin gözleri bir farklı parlamaya başlamıştı.. Sonunda neden bu kadar heyecanlandığını bizlerle şu şekilde paylaştı: ” Ben Adanalıyım ve bahsettiğiniz yerlerde yaşadım. Aldığımız bisikletin kapağına ÇILGIN yazdıklarında bunun nedenini bilmiyordum. Usül böyle sanmıştım ama usülün nereden geldiğini işte şimdi öğrendim” Bu hepimiz için çok güzel ve etkileyici bir paylaşım oldu doğrusu. Yakında yazmaya başlayacağımız Atilla Atay’ ın Hayatı ve Anılarına dair kitabın içinden minik ayrıntıları böyle sohbetlerde paylaştıkça, kitabın içinde yer alacak daha başka ayrıntılara da sahip olmaya başlıyoruz. Her sohbette olduğu gibi, sadece eşi için veya arkadaşı için veya Atilla Atay hakında duyduğu enteresan söylemlerden dolayı kendisini tanımak için toplantya gelip de bisiklete binmek hakkında olumsuz ön yargıları olup da “bisiklete binmem ben sağolun” şeklinde konuya yaklaşan herkeste de olduğu gibi bu toplantıda da, eşine eşlik etmek için gelip de bisiklete binmeyi düşünmeyen güzel bir hanımefendiyi de bisiklete binm düşüncesini tamamen içselleştirmiş ve karar vermiş olarak bıraktık ardımızda… Ki bir ATİLLA BİSİKLET FORMASI da kendisine gönderildi teşvik için:)) Güle güle giyip pedal basması temennilerimizle… Sohbetimize eşlik eden Tolga Gündüz de bisiklet adına koordinatörlüğünü yaptığı başarılı pek çok projesiyle tanınan bir profesyonel olarak, tespit ve görüşleriyle de, paylaştıklarıyla da sohbete renk kattı. Antalya konusunda öyle güzel ve cazip fikirleri var ki, yakında rotamızı oraya çevirebiliriz hiç belli olmaz 🙂) Yeri gelmişken 12-13 MAYIS’ da koordinatörlüğünü gene Tolga Gündüz’ ün yaptığı GRANFONDO için linki de verelim: https://granfondolya.comanta Sevgili Emre Duran ve Antalyalı tüm bisiklet sever dostlarımıza teşekkürler:))) Yeniden ilk fırsatta başka güzel etkinlikler için bir arada olmak üzere Görseller için tıklayınız Sevgilerimizle Jale Özen
