30 AĞUSTOS ZAFER BAYRAMIMIZ KUTLU OLSUN

Atatürk, yurdun her köşesinde her yurttaşın yurdunu savunmasına, her an hazırlıklı olacağı ve etkin katkıda bulunabileceği sürekli ve yaygın bir savunma düzeni kurulması anlayışını, devlet düzeninde titizlikle uygulamıştır. Ama O, hiçbir zaman eylemlerinde, savaşı bir amaç olarak kullanmamıştır. Onun düşünce yapısına göre savaş, daima yüksek amaçlara ulaşmada yalnızca bir araç olmuştur.

Büyük Taarruz ve Başkomutanlık Meydan Muharebesi

Büyük Taarruz, bu ana düşünce içinde yapılmıştır. Düşmanın taktik alanındaki büyük direnişi, modern hareket yeteneğine benzeyen güçlü bir hareketlilikle, saldırı ve tehdide hızla yön değiştirmeye olanak veren bir esneklikle kırılmıştır.
“Hiçbir zafer gaye değildir, zafer ancak kendisinden daha büyük bir gayeyi elde etmek için en belli başlı vasıtadır” diyen Atatürk’ün sözünde ileri amaçlar peşinde koşan siyasal bir inancın güçlü dinamizmi sezilmektedir.
Savaş, ancak inançların ayaklanmasına yardımcı olduğu, yaşamakta olmasına rağmen canlılığını çoktan yitirmiş olan şeyleri “doğru” biçimde etkinleştirebildiği durumlarda anlamlıdır.

Büyük Taarruz, Türk Milletinin bağımsızlığında en önemli mücadele örneğidir

Türk İstiklal Harbinin dönüm noktası olan 26 Ağustos 1922’de başlayıp 30 Ağustos 1922 gününe kadar devam eden bir süreçte Büyük Taarruz ve Başkomutanlık Muharebesi, yok edilmek ve kovulmak istenen bir halkın millet olmasında, ülkesini işgalcilerden el birliğiyle kurtarması, özgür ve bağımsız yaşama isteğinin en önemli mücadele örneğidir.

30 AĞUSTOS ZAFER BAYRAMIMIZ KUTLU VE MUTLU OLSUN…

Cevapla