29 Ağustos 2021 gecesi 22.00 de Caddebostan Atila Bisiklette toplanan ekibimizin gerçekleştirdiği bu anlamlı ve meşakkatli turumuza dair yaşadıklarımızı ve izlenimlerimizi paylaşmaya geçmeden önce, en kısa haliyle bugünün önemine dair bir kaç satır paylaşmak isterim.
30 Ağustos 1922’de Dumlupınar’da Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün başkumandanlığında zaferle sonuçlanan Büyük Taarruz’u gururla anmak için, bisikletlerimizle böyle bir tur organize ettik. Atilla Atay’ ın değerli bisiklet projelerinden biri olan ZAFER TURLARININ, bu seneki uygulaması da bu tur oldu.
Büyük Zafer’in 99. yıldönümünde, Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve İstiklal Mücadelemizin tüm kahramanlarını sonsuz saygı, rahmet ve minnetle anıyoruz. Atatürk’ ün de net olarak ifade ettiği gibi;
”Afyonkarahisar-Dumlupınar Meydan Savaşı ve onun son parçası olan 30 Ağustos Zaferi, Türk tarihinin en önemli dönüm noktasıdır. Ulusal tarihimiz çok büyük, çok parlak zaferlerle doludur ama Türk ulusunun burada kazandığı zafer kadar kesin sonuçlu, yalnız bizim tarihimize değil dünya tarihine yeni bir adım vermekte kesin etkili bir meydan savaşı hatırlamıyorum. Besbellidir ki yeni Türk devletinin, genç Türk Cumhuriyeti’nin temeli burada sağlamlaştırıldı, ölümsüz yaşayışı burada taçlandırıldı. Bu alanda akan Türk kanları, bu göklerde uçuşan şehit ruhları, devletimizin, cumhuriyetimizin ölümsüz koruyucularıdır. Türk ulusu burada kazandığı zaferle, açığa vurduğu gücü ve istemiyle, bu belli gerçeği bir kere daha tarihin bağrına çelik kalemle koymuş bulunuyor.”

27 Ağustos’ta Afyonkarahisar, 30 Ağustos’ta Kütahya’nın kurtuluşunu 1 Eylül’de Gediz, 3 Eylül’de Emet ve Tavşanlı’nın kurtuluşları izledi, 9 Eylül’de İzmir’de Yunan Ordusunu denize döken Türk ordusunun bu zafer savaşında dünyanın bildiği en önemli emir, Gazi Mustafa Kemal’ in verdiği “ORDULAR İLK HEDEFİNİZ AKDENİZDİR…İLERİ!” emridir.

Bu anlamlı ve çok önemli günün 99. yıldönümünde bizim ise yolumuz 400 km idi ve 12 bisiklet sporcumuz ile yol aldık.
22.00 de Caddebostan Atilla Bisikletten 2 araç ile yola çıktık, 23.00 de YALOVA FERİBOTU na binişimiz ile heyecan başladı. Çünkü feribota binişimiz bile saniyelik mücadeleler ile kalp çarpıntıları eşliğinde gerçekleşebildi. Ama başardık. Hesaba katmadığımız konu, “30 Ağustos tatil” diyerek geç saatlere kadar sahil yolunu 2 sıra, 3 sıra araba park ederek tıkayan insanlarımızın gece piknikleri nedeniyle, yolun ulaşımının epey yavaşlamış olması gerçeği idi.
Neyse ki ucu ucuna başarmıştık.
Yalova İskeleden yola çıkmayı planlarken, bizim sahillerimizdeki gece kalabalığının Yalova’ da da devam ettiğini görünce, START programımızı YALOVA çıkışındaki bir benzinciye kaydırdık.
01.00 da programımızı uygulamaya koyduk ve bisikletler ile yola çıkıldı. 1 Minibüs ve 1 eskort araç eşliğinde gerçekleştirdiğimiz turda ilk molayı sabaha karşı 04.00 sularında 15 dakika olarak verdik. Günün doğumunu 06.30 civarında karşıladığımızda, hiç uyumadan pedal basılmaya devam edilmekteydi.
Balıkesir’ e geldiğimizde, değerli dostlarımız Evren Örnek ve ATABİS BİSİKLET GRUBUNUN misafirperver davetlerini kıramadık ve kısa bir mola verdik. Muhabbet, sohbet derken, gecenin yorgunluğunun ardından bu mola biraz iyi geldi diyebiliriz. Ancak adeta çöl sıcağı ile sabahın 10.00 unda pedal basmaya başlamak ve ardından kavurucu ama çok, gerçekten çok şiddetli rüzgara karşı kafa kafaya savaşırcasına rampalara vurmak oldukça zorlayıcı bir deneyim yaşattı. Ona rağmen, tüm sporcularımız inanılmaz bir mukavemet ve inanç ile asla yılmadan yollarına devam etti. Saat 19.00 BORNOVA ATATÜRK HEYKELİ MEYDANINDA 30 AĞUSTOS TÖRENİMİZİ, sade bir tören ile gerçekleştirdik. Aynı saatlerde MEKSİKA ATİLLALARIMIZIN , okyanus ötesi diyarlarda bizim şanlı bayrağımızı da açarak ATİLLA FORMALARI ila 30 AĞUSTOS ZAFER BAYRAMIMIZI kutlaması hepimizi çok duygulandırdı. Aynı şekilde biz de bu muhteşem dostlarımızın bayrağını, 30 AĞUSTOS ZAFER BAYRAMIMIZI kutlarken kendi bayrağımızla beraber açarak, ülkemizin kurtuluşu ve Cumhuriyetimizin kuruluşunda kendini adeta feda eden atalarımızın ruhunu yad ettik, andık ve dualar ettik. Bu vatan onların sayesinde kazanıldı, onlar bize bu toprakları, bu Cumhuriyeti ve bağımsızlığımızı emanet ettiler.. Biz de geleceğimize taşıyalım, gelecek nesillere teslim edelim diye…
Törenin ardından, Bornova’ da sevgili Bahadır kaptanımız sayesinde güzel bir hamam sefası yapılıp, İstanbul’ a doğru tekrar araç içinde yola çıkıldı. Ertesi gün herkesin iş hayatı, mesaisi devam edecekti ne de olsa…
Ekibimizi oluşturan arkadaşlarımızı buradan bir kere daha kutluyoruz. Gösterdikleri o inanılmaz direnç, dayanıklılık ve inanç ile bir kere daha ne kadar sağlam bir yolda sıkı adımlar ile yürüdüğümüzü hissettirdiler bize. Bu paylaşılan anların, eşi benzeri olamaz.
Kimler kimlermişiz bakalım:
Atilla Atay Kaptan Sporcu
Jale Özen Org. Sorumlusu
Nedim Kılıç Eskort&Lojistik,
Bahadır Kaya Yard. Kaptan,
Ömer Faruk Cengiz,
Fikret Yılmazberber,
Polat Özgül,
Ahmet Kanan,
Cem Yargıman( son anda cenazesi olduğu için katılamadı),
Harun Öncü,
Mehmet Öncü,
Erdem Öztürk,
Murad Kılıçaslan,
Utkan Güneysu,
Oğulcan Kılıç,
Misafir Nick:)))…

Sevgili ekip arkadaşlarımıza son bir sözüm var:
Varlığınızla daha güzel ve değerli işte bu hedefler, bu yollar, bu dersler… Çünkü sizler gibi bambaşka meslekler, kişilikler, yaşlar, yetiştirilme farklılıkları, sosyal yaşam tarzları, hayat görüşleri vb bu çizgide bir arada buluşunca ve beraber pedal basınca, paylaşınca… daha da anlam yükleniyor… Daha öğretici oluyor… daha bir büyüyor hedefler ve hedeflere varıldığındaki duygular..
İyi ki varsınız hepiniz…
Bu turda emeği geçen herkese, tek tek teşekkür ediyoruz. Özellikle en dik, sıcak ve rüzgarlı rampalarda, araca git gel yaparak, diğer sürücülere su desteği veren, herkese anında yardıma koşacak şekilde insan üstü bir gayret gösteren Ömer kardeşimize, grubun 2. kaptanlığını üstlenip arkadan grubun güvenliğini koruyan ve her konuda destek veren Bahadır kardeşimize, Minibüs ile eskort desteği veren çok uykusuz kaldığı halde güvenle bu yolculuğu tamamlamamızı sağlayan Nedim Beye, tüm yol boyunca neredeyse hiç bisikletten inmeyen ve inanılmaz performans gösteren Fikret Beye, Polat Beye, Erdem Beye, araç sürmekte de destek olan, molalarda ortamı yöneten ve bisiklette de bol pedal çeviren Harun kardeşime, sürüş kurallarına riayet ederek olabilen en güvenli sürüş için çabalayan ve gerçekten yorulan küçük kardeşlerimiz Utkan, Mehmet ve Murad’a, gerektiğinde fizyoterapi, gerektiğinde fotoğraf, gerektiğinde de bisiklet üstünde savaş veren Ahmet kardeşime, son dönemde bisiklete başlamış olmasına rağmen başarıyla gruba iştirak eden, arada da lojistik destek veren Oğulcan kardeşime ve elbette tüm bu turu planlayan, yürüten ve güvenli sürüşümüz için bizleri yönetip, yönlendiren değerli kaptanımız sevgili eşim Atilla Atay ‘ a minnetle teşekkür ediyorum.

Görseller için tıklayınız


Sevgilerle:)))
Jale

Cevapla